Çocukluk Çağında Yaşanmış Sıkıntılar Erken Ölüm Riskini Artırıyor

Çalışma, ebeveynlerini kaybetme, ailede akıl hastalığı, yoksulluk veya koruyucu bakıma yerleştirilme gibi tekrarlanan ciddi sıkıntılar yaşayan çocukların, erken yetişkinlikte ölme riskinin, çocukluk çağı sırasında zorluk yaşamamış çocuklara göre 4,5 kat daha yüksek olduğunu bulmuştur.

Çocukluğumuz, birçok yönden yetişkin yaşamımızda sağlığımızın temelini oluşturur. Fiziksel ve bilişsel gelişimimizin merkezinde yer alır. Bu gelişmeyi bozmanın, yaşamımızın sonraki dönemlerinde fiziksel ve zihinsel sağlığımız için uzun vadeli sonuçları olabilir.

“Çocuklukta yaşanan sıkıntı derecesine göre çocukları beş gruba ayırdık . Çocuklukta ne kadar stresli deneyimler yaşarsa, erken yetişkinlikte ölüm oranı o kadar yüksek olur. Kopenhag Üniversitesi’nde halk sağlığı bölümünde profesör olan Naja Hulvej Rod, en savunmasız çocuklar için ölüm oranı şaşırtıcı bir şekilde 4,5 kat daha yüksek” diyor.

  • Grup 1: Çocukların %54’ü çocuklukta hiç ya da çok az münferit güçlük vakası yaşamıştır.
  • Grup 2-4: Çocukların %43’ü, esas olarak ailedeki yoksulluk veya hastalıkla ilgili olmak üzere, çocuklukta münferit sıkıntı vakaları yaşadı. Burada araştırmacılar, erken yetişkinlikte Grup 1’den 1.3-1.8 kat daha yüksek bir ölüm oranı buldular.
  • Grup 5: %3’ü çocukluk boyunca büyük sosyal ve stresli sıkıntılar yaşadı. Bu grupta ölüm oranı Grup 1’e göre 4,5 kat daha yüksektir.
teknobuk-cocukluk-cagi-erken-olum-riski-sf-ici-1-1024x576

Çocukluk Çağı ve Ölüm Riski Deneyinin Sonuçları

Erken erişkinlerde (16 ila 36 yaş) daha yüksek ölüm oranı kendini esas olarak intihar ve kazalarda gösterir. Ancak bulgular aynı zamanda bu grupta kanserden ölme riskinin daha yüksek olduğunu göstermektedir.

Araştırmacılar, bulguların çocukluktaki stresli sıkıntıları azaltmak için geniş yapısal halk sağlığı girişimlerinin kritik önemini vurguladığını söylüyor. Örneğin, çocuklukta çocukluktaki yoksulluğun ve diğer zorlukların önlenmesi, zamanla sağlıkta sosyal eşitsizliğin azaltılmasına yardımcı olabilir.

Hulvej Rod, “Danimarka refah devletinde çocuklukta yaşanan sıkıntı ile ölüm arasında bu kadar güçlü bir bağlantı olduğunu görmek çarpıcı. “Uluslararası bir bakış açısıyla, bu birliklerin daha az kapsamlı bir refah sisteminde daha da güçlü olduğundan endişelenebilirsiniz.”

Araştırmanın boyutu, araştırmacıların çocukluk boyunca sosyal ve stresli sıkıntı olayları arasındaki ilişkileri ve genç yetişkinler arasındaki ölüm oranlarını nasıl etkilediğini incelemelerini mümkün kıldı.

Araştırmacılar, sosyal sıkıntıyı ailede finansal yoksulluk veya uzun süreli işsizlik olarak ve stresli sıkıntıyı ebeveynlerin ölümü, boşanma veya alkol / uyuşturucu kullanımı olarak tanımladılar.

Kaynak

Bu Haberi Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir